İnsanın, yaşantısını, düşüncelerini, düşlerini ve sınırsız hayalgücünü paylaşma yeteneğini yansıtan 'sanat', sadece bir esinlenme davranışı değil, diğer yandan tamamen akla dayalı, bilinçli bir eylemdir. Yapıtla, "gerçeklik" bir biçim olarak önümüze konmaktadır. Sanatçı olabilmek için elbette gerçek yaşamı salt görünür kılmak yetmez. Sanatçının, duyarlığını, belleğini, gerçeğe verdiği düzeni, gerilimlerini, karşı koyuşlarını hem kendi hem de her gözden bakabileceği bir sonucu ortaya koyma bilinci vardır. Çünkü 'Sanat' bir varoluş yoludur. Varolduğunu sınırsız bir dilde duyurmaya, üretmeye ve davranmaya yönelen yeni mezun sanatçılar, 'sanatçı' olma cesaretlerini, ekonomik, sosyal ve kültürel koşullara karşın sanat yapmaya kararlı olduklarını BASE2018'de bize tekrar gösteriyor.

Bu yıl 95 yeni mezun genç sanatçının üretimleri, belirli kavramsal başlıklar altında değil, ortak eğilimleri ve kesişen anlatımları ortaya çıkaracak "sorular" etrafında paylaşılıyor. Her yaratıcı düşüncenin bir soru ile tetiklenip ortaya çıktığına inanırsak, Galata Rum Okulu'nun üç katına yayılan sergi, günümüz sanatsal üretimlerindeki toplumsal ve bireysel ortak kaygıları, problematikleri, düşünme/düşleme biçimlerini ve estetik yönelimleri üç soru etrafında sunuyor.

Çok yönlü ve çok sesli bir düşünce üretimine karşın paylaşılan ortak zeminlerin yakalandığı "Bu, Ben Olabilir miyim?", "Evim Nerede?" ve "Düşlerim Kimde?" soruları ortak-geçici çerçeveler kurarken, sanatçı-yapıt ve izleyiciye ait etkileşimsel bir platform yaratma amacını taşıyor.

"Bu, Ben Olabilir miyim?", beden, kimlik, ben ve öteki kavramları etrafında ortaya çıkan yapıtları merkezine alırken, "Evim Nerede?" sorusu toplumsal ortaklığın yaşantıları üzerinden göç, sürgün, kent ve aidiyete yönelik problematiklere odaklanan yapıtları bir araya getiriyor. İçsel psikolojik durumları, hayalgücünün sınırları ve olanaklarını soyut anlatımlarla aktaran üretimler ise "Düşlerim Kimde?" sorusu etrafında konumlanıyor. İfade biçimi olarak çeşitli anlayış ve kavrayışların aktarıldığı sanat üretimlerine yönelik geçici bir çerçeve sunan bu sorular, sanat üretimlerindeki ortak dinamizmi ortaya çıkarırken yeni kuşak genç sanatçılar ve yapıtları arasındaki ilişkileri de gözlemleme fırsatı sunuyor.